Bir zamanlar köyümüzde ilkokul vardı.
Velimiz
öğretmene
"eti senin , kemiği benim"
kıvamında güven ve saygı duyardı.
Zamanı gelince
okullar açılır
andımız okunur
ders zili çalardı.
Öğrenciler ve öğretmen sınıfalara koşardı.
Öğretmen anlatır
sonra sorardı.
Çalışkan Mustafa
hemen fırlar.
anlatılanı birde O tekrarlardı.
Öğretmenin şefkatli sesi tekrar çınlardı
" anlaşıldımı çocuklar?"
diye sorardı.
Ardından müstahdem Rahmi amcamız
teneffüs zilini çalardı.
Sınıflardan
öğrenciler bahçeye koşar,
oynardı.
Beş yılı başarı ile dolduran
diploması elinde
evine koşardı.
Gel zaman git zaman ....
Tayyibiler iktidara çullandı.
Öğrenciler dolmuş ile
ilçedeki okullara yollandı.
Köy okulları kapandı.
Önce çatısı aktı
duvarı yıkıldı
yıkılmayan duvarlara sarmaşıklar dadandı.
ne köylü sahip çıktı
korudu
ne muhtar
ne ihtiyar heyeti
yok oldu ilim , irfan yuvası
yok oldu okulumun binası.
Mehmet Şamilof / 2021